Pages

22 Ara 2020

Şenlik +2 Yeşilin Kızı Anne


Selamlar 
Yeşilin kızı Anne; bu tutkulu, kızıl hatun ve enerjisi hepimizi içine çekti. Vahşi kapitalizm onun enerjisini fark edip, piyasasını oluşturdu çoktan ama şimdi bu konuya takılmayacağım. Bu durum sanırım çağın insanın entelektüel çaresizliği, kabul edip yol almak lazım 

Anne'ye az sonra tekrar döneceğim ama size önce, Fridanın çiçeklerinden bahsetmeliyim. Bu tasarımı ördüm daha önce, takipçilerim hatırlar. Bu defa daha büyük bir organizasyonun içinde örüyorum. Harika insanlardan oluşan, güzel bir vatzap 😏 grubum var. Ben malesef hepsine katılamadım ama ekip, 11 defadır birlikte motif örüp, birbirlerine sevimli paketler hazırlayıp gönderiyor. Rutine enerji ve heyecan katmak adına muhteşem bir organizasyon. Paket hazırlamak çok başka bir keyif, paket beklemek çok başka. Beş yılı geçti sanırım bu grupla beraberim. Daha önce ne yapıyordum, nasıl vakit geçiriyordum unuttum. Onlar olmadan yoluma devam edebilir miyim, artık çok zor. Türkiye'nin farklı yerlerinde kuzenlerim hatta kız kardeşlerim varmış gibi hissettiren harika bir duygu. Şimdiye kadar daha basit motiflerle yol aldık ama artık daha özel bir şey yapalım deyip, Fridaya niyet ettik. Birbirimizi video çekip destekliyoruz, anlaşılmayan sıralar konusunda. Daha güzel bir sinerji yakaladık. Bu motifler Konya yolcusu. Sevgili Neslihan'a gidecek. Hep mutlu günlerini ısıtsın inşallah. 

Gelelim bizim tatlı kızıl hatuna. Ben normalde, kelimelerle oynayan yazarları severim. Bir kelimeyi alıp, bir kaç farklı anlamını bir arada kullanıp, düşündüren yazarları. Mesela İskender Pala, mesela Nazan Bekiroğlu gibi. Zannederim bundan sebep, Kerkük hoyratlarını ayrıca sever dinlerim.

Fakat bu kitap gibi, bazı yazarlar ve kitapları bana basit bir dilin sade anlatımında derin manalar içerebileceğini gösterdi. Aslında olan, hepimizin malumu Kimsesiz ve bakımsız kalmış, küçük Anne'nin yolunun o yaşlı kardeşlerle kesişmesi. Ama o minik yürek, hayatı o kadar güzel anlıyor ve algılıyor ki, kendi büyürken, etrafını da değiştirip, dönüştürebiliyor. Ben, Anne olduğum yılları hatırlıyorum, aslında hepimizin Anne olduğu yılları var. Sanırım onun bizden farkı, tutkularının peşinden cesurca gitmeye devam etmesi. Ben kendi adıma, tutkumu canlı tutamadım, sanırım evcilleştirildim. 😔

 Öğretmen olunca, kırklı yaşları da yarılayınca, gördüğüm manzara şu, çocuk yetiştirirken, hep bizim onlara öğretecek bir şeyimiz var iddiasındayız. Aslında fıtrata en yakın, olan o yavru. Henüz kaynakla arasına yollar, yıllar girmemiş. Keşke evlatlarımızdan öğrenme şansını kaçırmasak, keşke biz onu büyütürken, onun da bizi değiştirmesine izin versek, onlara alan açsak, Anne'ler enerjilerini kaybetmese..

Yazıya başlarken niyetim, kitaptan alıntılar yapmaktı ama vazgeçtim. Okumayan dostlara tavsiyem, okusunlar. İnsan ruhuna iyi gelen bir yanı var ama kitabın sonundaki cümleyi farkındalık açısından önemli bulduğum için paylaşacağım. selametle...

"İçinden gelerek çalışmanın keyfine varabiliyordu, değerli hedeflere ve güzel arkadaşlıklara sahipti. Hiçbir şey hayallerindeki ideal dünyayı veya içindeki sevgiyi ondan çalamazdı. Nasılsa yol boyu her zaman dönemeçler olacaktı."




 

4 yorum:

Bigudili Anne Blogger dedi ki...

Cok doğru bir tespit yapmışsınız. Ben kitabını okuma firsatini bulamadım. Ama sağolsun netflix dizisini izledim. Bence de sizin söylediğiniz gibi; hepimiz bir dönem Anne'yiz. Ama hayalkirikliklarimiz biriktikce, cesaretimizi kaybediyoruz. Zaman geçtikçe, insan daha gerçekçi olmak zorunda da kalıyor bir yandan da hayat mücadelesi. Torpuleniyoruz iste.

Derya dedi ki...

Kitabı henüz okumadım dizisini duymuştum, fridanın çiçeklerine bayıldım bu çalışmaları çok güzel yapıyorsun, süreklilik sağlamak devam ettirebilmek ne güzel, o konuda çok başarılı değilim iyi bir grup üyesi olamadım hiç,tek takılıyorum hep :)

deeptone dedi ki...

frida gurubu ne tatlıymış, nazar değmesiin :) anne okucam tabii :) son bir iki paragrafın ne güzeldi amaaa anlamlı :)

pelinpembesi dedi ki...

Dediğin gibi bu tarz kitaplara her zaman bir önyargım oluyor. nedense yayınevleri hemen kokuyu alıp bize de allayıp pullayıp sunuyorlar, bizde bu
tuzağa düşüyoruz. ama basit anlatımla derinleşen kitapları da
ayrı severim, o yüzden senden de referans aldıysam bakmak lazım :)