Pages

24 Haz 2023

Okul Gezisi 2023- 2. Part :)



Selamlar
Her gezinin kendine has bir ruhu var bence. Geçen sene bu ekiple yine yollara düşmüştük. Çanakkale, Tekirdağ ve İstanbul'u gezmiştik. O geziden en net hatırladığım şeylerden biri koşturmaca... İşin içinde İstanbul olunca gezinin hızı da şehrin hızına ayak uydurdu sanırım. Fakat bu gezi en az fotoğraflardan yayılan dinginlikte, huzur içinde geçti :)


Bolu'da otelde kaldık demiştim. Gençleri odalarında son kez kontrol edip kendi odalarımıza geçtik. Ben, Songül Hoca ile beraber kaldım. Odaya geçince ilk işimiz sıcak bir banyo yapmak oldu. Günün yorgunluğuna en iyi gelem şey....
Kahvaltımızı da otelde yaptıktan sonra aracımıza geçtik. İlk durak, Gölcük Gölü oldu. Gölün sonunda, ormanın içindeki o tek binası ile ünlü gölümüz. :) Artık herkes biliyor sanırım. O bina bir şahsa değil, devlete ait bir kurum :) 


Gölcük, insanın ruhuna iyi gelen bir yer. Onca insan kalabalığına rağmen dinginliğinden hiçbir şey kaybetmemişti. Sesleri emen, yerine huzuru koyan bir yanı vardı sanki. Hem biz kalabalık bir ekiple gelmiştik, hem pazar kahvaltısı için gelen aileler olmasına rağmen, tabiatın sesleri ortama hakimdi. 


Her güzel manzara da aklıma geldiği gibi vaktinde bir profesyonel makina almadığıma, bu konuda eğitim almadığıma yeniden pişman olarak Gölcük'ten ayrıldık. 


Yedigöller'e gidebilmek için tur otobüsünü kullanmamız imkansızmış. Bu nedenle iki küçük araca bölündük. Yol boyu kimsenin sesi çıkmadı. Yol bize o kadar güzel bir manzara sunuyordu ki kimsenin ağzını bıçak açmadı. 


Şoförümüz bu yolların ustası olunca bizi müthiş dağ manzaraları seyredebileceğimiz bir yerde durdurdu. Heidi'nin gezdiği dağlardan çok da farklı değildi sanki. 


Yedigöller, bence bu dünyadan değil. :)) 

Üstünüzde ağaçlardan bir çatı var sanki. Ortamdaki oksijenin fazla olması sanırım, insan hiç yorulmuyor.


Gölcük gerçekten çok güzel bir mekan ama dünyalı bir mekan. Fakat Yedigöller insana başka bir boyuta geçtim izlenimi veriyor. Biliyorsunuz ben Boraboy Gölü'nü severim. Orada kaldığım zamanlarda yaptığım seher vakti yürüyüşlerinden bahsetmişimdir. Şimdi yeni hedefim, araştırıp, Yedigöller'in sabahına uyanabileceğim bir konaklama imkanı bulmak. Bu sene tatil planlandı ama ömür varsa seneye bu tatili gündeme alacağım inşallah.


Ekip, genç olunca turumuz da hem daha fazla yer gördük hem de daha hızlı bitti. Döndüğümüzde şoförümüz bize maşallah dedi. Bir maşallah da şansımıza geldi. :)) Yağmuru ile ünlü yere gittik Kayseri'yi sel götürdüğünü duyduk ama bizim tepemize tek damla bile düşmedi :))) 


Aşağıdaki fotoğraf, Abdullah Hocamın makinasından. Harika bir mekanda bütün ekip bir arada hoş bir anımız oldu. 


Yedigöller'de planlanandan biraz fazla kaldık. Mekan çok güzel olunca tadını çıkaralım istedik. O nedenle Beypazarı'na hem geç ulaştık hem de çok az zaman geçirdik. Onun fotoğraflarını da en kısa sürede eklerim inşallah. 
Bu ara ruh sağlığım çok dingin değil. İçimde yenemediğim bir öfke duygusu var. Ek olarak derin bir  küskünlük. Bu kadar keyifli bir yazının arkasına niye yazdım bilmiyorum ama sanırım kendime hatırlatma yapmak istiyorum. Hayat güzel. Keyif aldığın anıların çok. Olumsuza hapsetme kendini. Su akacak yolunu bulacak. Sakin kal. 
Kendime de mesajımı verdiysem gideyim ben. Fırında kabak graten var. Yakmayayım yemeği. :)) 
Selametle....

2 yorum:

ruşyena dedi ki...

Ne güzel, ne güzel diyerek sona gelip de öfkeni küskünlüğünü okuyunca sustum kaldım. Bir an önce atlatır yaz tatilinin her anından keyif alırsın dilerim.
Unutma Zeynepcim, öğretim döneminde çok çalıştın, yıprandın ve bu tatili fazlasıyla hak ettin. Seni öfkelendiren, küstüren şeylere müdahale edemiyorsan yok say gitsin. Başka çıkış yok bazen.

deeptone dedi ki...

böyle bir doğada bir çiftliği olsa insanııın :)