Selamlar
Yok yok, kaybolmadım yine buradayım. 😁 Diğer postta dediğim gibi evde ve kendi rutinimde değilim, memleket havası alıyoruz. Hısım akraba popülasyonu epey yüksek ortamda. 😂 Kendime blog yazacak zaman bulmam bugüne kaldı.
Mayıs ayı için Jose Saramago okumayı planlamıştım. Planıma gayette sadık kaldım esasında. yazma konusu zorladı daha önce dediğim gibi. Şimdi sıra yazmaya geldi. Saramago'yu ilk defa yine bir blog etkinliğinde keşfettim. Bilinmeyen adanın öyküsü kitabını okumuştum o etkinlikte. Yazı diline hayran kaldım. Son derece basit ve gündelik bir dil kullanıp, bu kadar derin manalar yüklemeyi başarmak kolay değil. O kitapla ilgili yorumum işte burada
Bilinmeyen adanın öyküsü'nün bende bıraktığı etki ile, kendi planlamama dahil ettim Saramago'yu. Mayıs ayı içinde Körlük kitabını okudum. Hayranlığım bir kat daha arttı. En yakın zamanda Görmek, isimli kitabı da okumayı umuyorum. Okumamın üzerinden epey zaman geçince, aynı enerji ile yazmam tabi ki pek mümkün değil. Kitaptan aldığım notlarla yazıyı tamamlayacağım inşallah.
"Birimizin hepimiz, hepimizin birimiz için olması gereken bu yerde, güçlülerin zayıf olanların ağzından lokmasını nasıl acımasızca aldığını görebiliriz...."
"....haberlerin önemi, her aktaranın kişisel iyimserlik ya da kötümserlik derecesine göre ya azalıyor ya da artıyordu.
"Kavga da her zaman için az çok bir tür körlüktür."
"..... iyi yürekli körlerin merhameti ve resim gibi dünyası bitti, şimdi katı acımasız ve amansız bir körler krallığı var."
"Körlük, her şeyi sular altında bırakarak önüne katıp götüren ani bir deniz kabarması gibi değil, binlerce çalkantılı dereceğin sinsice, toprağa yavaş yavaş sızdıktan sonra, aniden tamamını istila etmesi gibi yayılıyordu."
"......deneyimlerimize dayanarak körlerin değil, çeşitli körlüklerin olduğunu söylemeyi doğru buluyoruz."
Hatırladığım kadarıyla kitap bitince, insan bir süre kalakalıyor. Tespitler o kadar yerinde ve malesef insanın hallerine öyle denk düşüyor ki, damağınızda kekre bir tat bırakıyor bu doğru bilgi ama doktorun karısı hep bir umut. Olanı biteni gören birileri hep var, Lokal bile olsa tedbir alabilecek umut olabilecek birileri hep var. Bu farkındalık insanı çok rahatlatıyor.
Mayıs ayında Julia Roberts seyretmem gerekiyordu. Kadına hayranlığım malum. pek çok filmini seyrettim. Hatta bir ara etkinlik bile yaptım ama mayıs ayında hiç film seyretmedim. Gerçi bu ara hiç film seyretmedim. Bu canlı ders muhabbeti ekrana doygunluk yarattı bende. Ayrıca çok kıymetli bir arkadaşımla birlikte dizi seyrettik. O da vaktimi aldı. Film bakamaz oldum. Belki bu ara kardeşcanlarla bir Julia filmi seyreder yazarım, mayıs ayı niyetine. Sizinle paylaşmak istediğim anılarımda var ara ara onlardan da bahsedeceğim. Fırsat buldukça yazacağım inşallah, görüşmek üzere. selametle....
4 yorum:
körlük bende etkinlikte okudum. Görmek kitabını da aldım okuyacağım.
sevgiler,
Umut olabilecek birileri hep var. Gerçekten Umut veriyor bu söz insana.
Çok merak ettiğim fakat bir türlü fırsat bulamadığım kitap körlük ve sonrası görmek tabi ki yorum için teşekkürler 🥰
körlük ün filmi de iyi, blindness :)
Yorum Gönder