Selamlar
Gezdiğiniz yerlerden tekrar gitmeyi düşüneceğiniz yer neresi diye sorarsanız. Makedonya ve Saraybosna derim. Makedonya, gittiğimiz her şehirde başka bir güzellikle çıktı karşımıza.
Manastır Askeri İdadisi, Atatürk'ün mezun olduğu okullardan biridir, biliyorsunuz. Manastır'da ilk durak bu bina oldu. Bina, tipik Osmanlı mimarisi.
Zemin katta iki taraftan merdivenler küçük bir sahanlık alanda buluşuyor ve yukarı kata tek merdivenle çıkılıyor.
Bu mimari tarzı Kayseri Lisesi'nde de görürsünüz. Sivas Kongresinin yapıldığı binada da görürsünüz.
TİKA, Binanın bir bölümü Atatürk'ün anısına düzenlenmiş.
Binanın diğer kısımlarında ise hem farklı tarzda resimlerin sergilendiği hem de Makedonya kültürüne ait kıyafetler ve kullanılan araç gereçlerin sergilendiği bir müze kısmı var.
Tur işi, zamanın çok önemli olduğu bir iş. Öyle olunca hiçbir yerde gönlünce kalamıyorsun. Fakat buna şükür deyip, hızlı hızlı da olsa gezmeye çalışıyorsun. Bunu neden yazdım derseniz, bazı resimlerin önünden ayrılamıyor insan. Fotoğrafta ne kadar yansıtıldı bilmiyorum ama yukarda resmin derinliği insanı içine çekiyordu.
Kıyafetlerin asaletine bakar mısınız. Modern hayat bizi pratikliğe sevk ettikçe estetik zevkimiz hasar aldı gibi hissediyorum.
Bu çoraplar dokuma.... Karşısından ayrılamadım. Nasıl büyük bir emek. Hayranlıktan fotoğraf çekmeyi unutmuştum. Çıkıyoruz denilmese daha çok beklerdim bu çorabın karşısında sanırım.
Biz de bir kot bir tişört giyerek güzel olduğumuzu zannediyoruz. Kıyafetlerin güzelliğine ve detaylarına bakar mısınız.
Sadece piyanolara ayrılan bir bölüm vardı. Piyanolarla ilgili detaylı bilgiye sahip değilim ama yine de dikkatimi çeken bir bölüm oldu. Tur koşturmasından diğerlerini çekemedim.
Müze ziyaretinden sonra Manastır sokaklarında gezdik. Çoklu fotoğraf eklemekten sıkılınca böyle bölerek paylaşacağım bazı yerleri. Selametle