Pages

23 Şub 2025

Bir Cami Bir Kilise




Selamlar
İstanbul'dan son kareler. 
Bu cami, buraya yapılmasın diye gösterilen direnci hatırlıyorum da, Necip Fazıl'ın Sakarya Türküsü Şiiri aklıma geliyor. "Öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya" Bu dizelerin yürek yakan çaresizliğinin, inşallah sonsuza dek yok olduğunun anıtı bu cami. 

Müslüman Türk coğrafyasında, ay yıldızlı al bayrağın altında özgür olduğumuzu söylediğimiz bir dönemde, kendi vatanında bir bölgeye cami yapamazsın. Burası kurtarılmış bölgedir, buraya giremezsin diyen birileri vardı. Tıpkı bana yıllarca, Müslüman Türk coğrafyasında, özgür olduğumuzu, bağımsız olduğumuzu fakat baş örtüsü ile okuyamayacağımı, çalışamayacağımı söyledikleri gibi. 

Öyle derin acılar ve tarihi gerçekler ki, hem kişisel tarihimde, hem ülke tarihinde...
Her zorluğa, her sıkıntıya rağmen bugünüme milyonlarca kez şükrediyorum. O karanlık çağ gitti, inşallah bir daha hiç gelmez. çok yorulduk çünkü.



İnsanın içini ferahlatan, küçük, şirin bir mabet. Tarih durdukça dursun inşallah. 


Ben bu coğrafyanın tüm değerleri ile barışık bir insanım. İstiklal Caddesi'nde St. Antuan Katolik Kilisesi'ni de ziyaret ettik. Aktif bir kilise. İncil'den okunan ayetleri dinledik. Noel yeni geçmişti. Kilisede Noel süsleri ve Hz İsa'nın doğumunu canlandıran mizansenler de vardı. Onları ziyaret ettik. 
Beni bu yazıyla görüp, baştaki isyanımı okuyanlar yanlış anlasın istemem. Ben kimsenin, dini ya da kültürel ritüeline itiraz edecek, hor bakacak insan değilim. Kültürel bir doku olarak, bunları görmek ve ziyaret etmek hoşuma bile gidiyor. Fakat, taş yerinde ağır demişler. Bir Hristiyan, Noel Ağacı süsleyip, ritüellerini yerine getirince çok güzel ama bunu bir Müslüman yapınca dünyanın en saçma şeyi ortaya çıkıyor. Umarım derdimi, meramımı anlatabilmişimdir. 



Kiliseyi ziyarete gelenlerin içinde bu tatlış da vardı. Dünyanın en mutlu köpeği Torin sanırım. İnsanların ilgisinden şımardı. Herkese gülücük dağıtıyordu. Sahibi, güzeller güzeli bu hanım kız da Filistinliydi. St. Antuan Kilise'nin bahçesinde, Filistinli kardeşimle, Aksa için dua edip, sarıldık. 

Osmanlı Devleti'nin büyüklüğü, ne kazandığı savaşlar ne de üç kıtaya hükmetmesinde. O çok büyük bir devletmiş çünkü şimdi kan ve göz yaşı kokan toprakları barış ve huzur içinde asırlarca yaşatmış. O tarih sahnesinden çekildiğinden beri, insanlık kan kusuyor. 


Galata'ya inmeden Narmanlı Han'da soluklanıp, Viyana Kahveci'nde farklı kahveleri denedik. 


.

Yorgun ve mutlu gezginler, bir tatili daha ardında bırakıp, evlerine döndüler. Dönüş, benim için bir kabuğun kırılmasına da vesile oldu. o kadar yorulmuştum ki, 12 saat otobüs yolculuğunu çekemeyecektim. Uçak fobimi yenmek için uygun zamandı. Hava şartlarında da sıkıntı olmayınca. dönüşte uçakla geldik. Bir kere daha denersem iyiden iyiye kurtulmuş olurum bu korkudan diye umuyorum.  

Blogdan uzak kaldığım dönemde, çok güzel etkinlikler de oldu. Mustafa Çiftçi'yi okulumuza davet ettik. Bu hafta perşembe günü Tarık Tufan'ı ağırlayacağız. Tarık Tufan'ı yazmadan Mustafa Bey'i de es geçmeden, dijital günlüğüme eklemek istiyorum. Sonuçta önemli bir köşe taşı hatıralarım arasında. 
Şimdilik selametle....

22 Şub 2025

İstanbul Gezisi 3


Selamlar
Hayat bu kadar hızlı akmamalı ya. Bu kadar koşturmamalıyım. Sonra keyifli anların duygusunu çabuk unutuyor insan. Bu ara birine anlatırken bile yorulduğum bir yoğunluğun içindeyim ama benim ruhum tatil modu. Israrla güzelim İstanbul anılarını tamamlayacağım .

Kardeşimin tayini Marmara Üniversitesi'ne çıktı yazın. Kızın ofisine hiç gidememiştim. Gelmişken bu defa uğrayalım istedim. Mesai arkadaşları falan güzel insanlar. Allah yolunu açık etsin, çok başarılı olsun inşallah. 
 

Seyahat etmeyi sevdiğin insanla yeni yolların yeni maceraların planını yaparken dermişim :))) 
İşin aslı İstanbul'a ve boğaza hayran kalmış iki kadın. 💖


Karasal iklim insanı olabilirim ama "deniz havası almak" diye bir gerçek var hayatta. İnsana çok iyi geliyor. 💖


İstanbul'daki son gün kardeşcağızımı da aldık, ver elini İstiklal Caddesi dedik. Nasıl güzel, nasıl kıpır kıpır bir yer ya, maşallah. Bir dolu alış veriş yaptım. kendime iki tane çanta aldım. kızların evine battaniye. İstanbul kartları, biblolar falan derken epeyce para harcadım. :)) Pişman mıyım, tabi ki hayır :)) Uçakta bagaj sorunu olmasa başka şeyler de alabilirdim. hahahah 

 


Meşhur Çiçek Pasajı'nın içi ve dış cephesi. 
Mimari olarak zevkli mekanları görünce aklıma bizden sonraki kuşaklara nasıl rezil olacağımız geliyor. Estetik hazdan nasıl uzaklaştığımızı...Pratik olacak, işlevsel olacak diye diye yaptığımız kutularda ömür geçirdiğimiz gerçeğini fark ediyorum. 
Allah nasip etsin bu eserlerle beraber bizim bıraktığımız eserler de tarihe miras kalınca, gelecek nesiller bizi çok önemsemeyecek bence. Bu kadar zevksiz yaşama kendini mahkûm eden akla güvenmeyecekler kanaatimce 



İstiklal Caddesinden Galata'ya kadar yürüdük. Galata'nın ışıklarına hiç denk gelmemiştim. çok güzel görünüyordu. 💖


Şimdilik gideyim. Yarın yine gelirim inşallah. Selametle..

13 Şub 2025

İstanbul Gezisi 2


Selamlar
İstanbul'da ikinci gün annelik ve dostluk gereği yapılan ziyaretlere ayrıldı. 
Önce Kadıköy'e inip, kendimize bir tatlı ısmarladık. Üç farklı tatlı denedik. Üçü de çok lezzetliydi. 



Sonra, kızım bu sene yüksek lisans eğitimine başlıyor. Sağlık Bilimleri Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Histoloji ve Embriyoloji Bölümünde yüksek lisans yapacak. 
Kayıt işlemlerini yaptırıp, klasik ilk gün fotoğrafını da çektirdik. 😀

Tüm gençlerimizin, içinde de benim kızımın bahtı açık olsun. Mutlu, huzurlu bir ömürleri olsun  inşallah. Mübarek gün duamızı da eksik etmeyelim değil mi 


Okul binası çok iddialı. Bakalım eğitim nasıl geçecek. 


Kameralara ön perdeden gülümseyen sevgili Nilgün, bu yaz görünmez bir kaza geçirdi ve ayağını kırdı. Zorlu bir süreç hala devam ediyor. Kaza Trabzon'da yaşandı. Bu nedenle uzun süre orada kaldı. Doktor izin verince, bizden birkaç gün önce de o döndü İstanbul'a. Hazır denk geldik, geçmiş olsun ziyaretini atlamayalım dedik. 💖
Maşallah diyelim birbirimize. Sevgiden bile nazar değebiliyor. Böyle yazıyorum, çünkü Nilgün'ün ayağını kırması o kadar tuhaf ve beklenmedik ki. Nazardan başkası ile açıklamak zor. 😔


Kızımın okul kaydından sonra iş yerine de geçtik. İş yeri Beykoz!da. Nilgün'ün evi Tuzla'da İstanbul'u bilenler mesafeyi anlamıştır. zaten. Anadolu Yakasını bir baştan öbür başa katettik sayılır. Dönüşte Marmaray'ı kullandık. O kadar uzun yolda boş oturacak değildik ya. Ben çorabımı, Sevgi de kitap kılıfını ördü. Şaşkın bakışlar altında eve gelmiş olabiliriz ama bizce sorun değildi :))) 

Blogdan kopmamak için yoğun çaba sarf ediyorum. Okulda farklı heyecanlar ve görevler bizi bekliyor. Bu da beni biraz engellese de yine de yazmaya devam edeceğim inşallah. Ramazan günlüğü hazırlamaya çalışıyorum. hem okula hem kendime. Umarım başarabilirim. 
Selametle 
 

6 Şub 2025

İstanbul Günleri 1


Selamlar
Biz tatildeydik ama misafir olduklarımız çalışmaya devam ediyordu. Böyle olunca hafta sonunu böldük. Cumartesi Çorlu ve Tekirdağ'a, pazarı İstanbul'a ayırmaya karar vermiştik. Pazar günü kahvaltıdan sonra Avrasya Tüneli'ni kullanıp, çok kısa sürede Kadıköy Sahile bizi bırakacak bir araç ayarlandı ve pazar günü İstanbul'daydık. 
Ulaşım kartlarımız olmadığı için, Şüheda'nın gelip bizi almasını bekledik. İskelede İstanbul Kitabevi'nde oturup, boğazın tadını çıkardık.  Tahmin edeceğiniz üzerine Boğaz manzaralı ve kahve eşliğinde beklemek bizi hiç rahatsız etmedi. 😊 


Kardeşim ve kızım Ümraniye'de yaşıyor. eve geçip, yemek yedikten sonra yine vurduk kendimizi yollara. Oturmaya mı geldik değil mi :)) 
Ortaköy Cami'sini hep uzaktan görmüştüm. İlk tercihim Beşiktaş oldu o nedenle. Cami'yi yakından görmek bir yana içine girme şansı da yakaladık. Miraç Kandili'ydi gittiğimizde. Hocanın okuduğu aşırı dinleyip, duaya katılma şansı da yakaladık. 



Caminin hem konumu, hem dış görünüşü çok cezbediciyken, iç mimarisi de ayrı güzel maşallah. Gittiğim yerlerde ibadethaneleri gezmeyi seviyorum. hele camileri gezmek beni çok mutlu ediyor. 



Şansımız mı yoksa bir aksilik mi vardı bilmem her zaman yanan köprünün ışıkları yanmıyordu. Kaldığımız sürece göremedik her zaman ışıl ışıl yanan köprüyü. 😟


Tüm karşıya geçişlerde ağzımın, burnumuzun donmasına, kızarmasına aldırmadan vapur kullandık. Yaza kadar yetecek deniz havası almamız lazımdı. Sonuçta Kayseri'de yaşıyoruz 😋




Şu ahir ömrümde Çırağan Sarayı ile bir fotoğrafım olmasa mıydı. hahahaha

Her gün en az yirmi bin adım attığımız, bol gezmeli İstanbul günlerinin devamını da yazacağım inşallah. Selametle...

2 Şub 2025

Beni Bloğuma Getiren Anılar


Selamlar 
Aslında yazmamak için hiç bir neden yok. Bir dolu anı birikti günlüğüme yazmam gereken. Ama üstümde nasıl saçma bir atalet, hiçbir şeye yetişemiyorum hissi, fotoğrafları buraya yükleme konusunda bir uyuşukluk vardı ki sormayın gitsin. 
Okula Mustafa Çiftçi'yi davet ettik. Muhteşem bir gündü ve malesef yazmadım. Ankara'ya gittik, Gonca'yla harika iki gün geçirdik, malesef yazmadım. Yozgat'a gittik, Hasibe ve ailesi ile tanışıp, Mustafa Bey'e iadeyi ziyaret yaptık ve malesef onu da yazmadım. En son Tekirdağ'a gidince, neden bu tembellik kızım Zeynep dedim ve resimleri yükledim. Bence iyi yaptım :))) 


Kayseri nire, Çorlu nire demedik, yol arkadaşım Sevgi'mle düştük yola. 15 saat yolculuktan sonra vardık Çorlu'ya. Ayağımızı sürüdük sanırım. Ekip harekete geçti. Bursa ve Ankara da Çorlu buluşmasına katıldı. Çoluk çocuk on kişi beraber yedik, beraber uyuduk. Yurt gidiydi :))) Kalabalık ve eğlenceli 😍


Grubun bekarlarından Sevcan yakında evlenecek. Kına gecesi olmadan olmazdı. 💓


Grup kalabalık demiştim ama değil mi :)


Kalabalık grubun minnoş ev sahibesi. Özge'can 💞


Çorlu'da başlayan macera Tekirdağ'a taştı. Sürgün Macar Kralı Ferenc Rakozci'nin evine gittik ama malesef evde yoktu, kapıda kaldık :) Şaka bir yana görevliler izinliymiş ay sonuna kadar. Onlara da sömestr tatili vardı sanırım. pehhh. Neyse, Tekirdağ'a gitmek için bir nedenimiz oldu. 


Tekirdağ çok güzel, Hatice'nin telefonunun fotoğraf çekme marifeti de güzel. Bu da kanıtı


Trak Kralı'nı yerinde bulduk neyse ki :)) 
Zaman ne ilginç bir şey. Sen onca zaman birbiriyle kavga eden grupları barıştırmaya çalış, birlik kurmaya gayret et. Ciddi bir mücadele ver. Yıllar sonra kemiklerin seyirlik malzeme olsun. Müzeler insana haddini bildiriyor fena halde. 



Trak Kralı ile tanışmadan bir adım öncesi. Fotoğrafları sıralı paylaşmak konusunda hassasiyet göstersem yine yazamayacaktım. Yeniden alışkanlık kazanana kadar biraz böyle olsun . :) 


Rumeli Fatihi Süleyman Paşa'nın adının verildiği iskele. Negis kokusuyla aşk yaşayan ben .






Grupla gezmelere başlayınca, en gidemeyeceğim yer Özge'nin evi diyordum. İç Anadolu'nun ortasından kalkıp, memleketin en batı uçlarından birine gitmek çok zorlu geliyordu bana. Ama önemli olan yol değil yol arkadaşıymış. Sevgi'yle yolculuk etmeyi seviyorum. Kızların sıcak ve dost canlısı halleri de cesaret verdi ve düştük yola. Gönlün sığdığı yere her şey sığarmış. 2+1 evde 10 kişi 2 gün çok keyifli vakit geçirdik. Tüm dostlara özellikle de ev sahibimiz Özge'ye, güzel anılar için teşekkür ederim. 
Gelmişken İstabul'a uğramamak olmazdı. o da diğer postun konusu olsun. Selametle...