Pages

31 Ara 2023

Kısa Bir Tatil



Selamlar 
Bu sene sağlık problemleri nedeniyle tüm tatillerim dinlenmekten ziyade hastane ortamlarında geçti. İyice sıkıldığımı fark edince, hafta sonu bir kaçamak yapmanın iyi olacağına karar verdim :) Benim her daim yol arkadaşım, Sevgi'm ve ben düştük Eskişehir yollarına. 
Sevgili Gonca, güler yüzü ve misafirperverliği ile karşıladı bizi. Normalde daha minimal olur diye düşündüğümüz buluşma, bir anda kocaman bir sevgi halkasına döndü yine. Yaptığımız çekilişte, Bursa'dan Sevcan, Gonca'ya hediye alacakmış. Bizim de geleceğimizi duyunca, kargoya vermektense kendim götüreyim demiş. Sabah sürprizi Sevcan hepimize iyi geldi. Eskişehir ekibinden Hayriye ve tatlı kızı, Kocaeli ekibinden sevgili Nuray derken, kalabalık ve güzel bir kahvaltı masasına oturduk. 


Eskişehir, ruhu olan mekanlara sahip bir şehir. Kahvaltı için gittiğimiz mekan, kütüphane gibiydi. Kahvenizi alıp, köşenizde huzurla okuyabilirsiniz.


Ayrıca Küçük Prens'in sofrasına da misafir olabiliyorsunuz :)) 


Kahvaltıdan sonra kendimizi yollara vurduk. Porsuk Çayı'nın etrafında gezdik. İnsancıl Kitabevi'ne uğradık. Yorulunca bir kahve molası verelim dedik. 


Kahveci Saddettin, Yeşilçam esintilerinin hakim olduğu, şirin bir kahveci.




Hafta sonu olunca yoğun bir zamana denk geldik. Kahvelerimiz pek bizim sipariş ettiğimiz şekilde gelmedi ama yine de çok eğlendik. Ne demek istediğimi kısaca şöyle anlatayım efendim. Karamelli kahve isteyen, sade kahve, Duble kahve isteyene, normal kahve geldi. Başka masaların siparişleri bize verilmeye çalışıldı :))) Ama yine de çok keyifli bir mekandı. Tüm problem yoğunluğu idare edemeyen çalışanlardaydı. Bu da tolere edilmeyecek bir sıkıntı değildi.  


Ekibin ortak noktası örgü olunca, yün dükkanları da gezilecek mekanlardan oluyor. Nasıl Konya'ya gidip, Güneş Yünevi'ne gitmeden olmazsa, Eskişehir'e gidip, Mavi Ay Yünevi'ne gitmeden olmazdı. 


Çok farklı cins ve renkte yünler vardı. İnsana cennete düştüm duygusu uyandırıyor. Beden dilime yansıyan duygudan anlaşıldığı üzere :) 
Tavşan tüyü sarma iplerden aldım ve el boyaması çorap iplerinden de denemek için aldım. Örebilirsem paylaşırım sizinle :) 
    

Pazar günü, Nuray'ı yolcu etmek için çıktık. Odunpazarı evlerinin olduğu mekana çok yakın bir konumda Yazı Müzesi gözümüze çarptı. Daha önce geldiğimizde bu müzeyi gezmemiştik. Üniversitenin Grafik Bölümünde yapılan çalışmaların sergilendiği küçük bir mekandı. Farklı yazı stilleri dikkatinizi çekiyorsa ziyaret edebilirsiniz. 


Pazartesi günü dersim olmadığı için biz Pazartesi günü yola çıktık. Kişisel tarihimde ilk defa neredeyse bir ulaşım aracına geç kalıyorduk. Tatilin son anını da aksiyonla tamamladık. :))  
Yılın son gününe mutlu bir anı bırakayım istedim. Günün gerçeği ise, kas ve eklem ağrıları. Bu hafta benim dersimin yazılıları var. Çok yoğun bir çalışma dönemi öncesinde hasta olmak üzere olduğum için tedirginim. Bana şans dileyin canlar. 
Hepimize huzurlu, mutlu yıllarımız olsun. 
Selametle...

1 yorum:

deeptone dedi ki...

yaşamak ne güzel böyleeee :)