Selamlar
Sizi bayramın ikinci günü bıraktım. Üstünden epey vakit geçti. Geniş ailesi ile konsantre vakit geçirmek zorunda olan gurbetçiler beni anlar. Davetlere katılmak, sevdiğin mekanları ve insanları ziyaret etmek, akşam yemeğinden sonra kardeşlerle sohbet etmek; bir köşeye çekilip blog yazmaktan daha cazip hale geliyor.
Çantayı, İnstagramda, Kedito isimli profilde gördüğümü söylemiştim diğer postta. Örmek bir şey değildi ama o burs nasıl takılacak, astarlama nasıl yapılacak hiç fikrim yoktu. Yavuzlar İplik Kayseri şubesinde aparatlar vardı. Şükran Hanım artık daha profesyonel. çevresinde güzel insanlarda topladı. Bursu takıp, astarlamayı güzelce yapacak birkaç hanım tanıdığını söyledi. Büşra Hanımla bu şekilde tanıştık. El birliği ile bayram çantamı hazır ettik. Sivas'a doğru yola çıktığımızda yanımdaydı :))
1 Temmuz, teyzemizin doğum günü. Büyük küçük hiç fark etmez tüm yeğenlerinin sevgili Selvinaz Teyzesi o. :)
Pasta Elif Teyzemizin ellerinden. Kardeşim çok az ekipmana sahip olmasına karşın pandispanyalı pastaları çok lezzetli ve güzel yapar. Di Versi'de bile onun pastaları kadar lezzetli ve hafif pastalar yemedim. Bu işi ticarete dökmelisin diyorum her seferinde ama ya nasip.
Annemin dört torunu var. En büyükleri Şüheda. İki numara staj için Antalya'da. Bu iki minik ise tatilin yeğen kadrosundan mutluluk sebepleri.... Hiranur ve Eymen.
Eymen Efendinin yüzündeki muzur ifade fotoğrafa has değil. Aynen göründüğü gibi tatlı bir yaramaz :)
Seçim sonrası insanlar, hem kaybedenler hem kazananlar çok çirkin bir dille değerlendirdi durumu. Ne alaka diyeceksiniz. Şüheda bu sene son sınıftaydı yani mezun düzeyinde. Mezuniyete katılmayacağım anne. dedi. Seçim sonrası sınıf ve okul gruplarında dönen sohbetten bir kısmını okuttu bana. Bu insanlarla ortak hiçbir şeyin parçası olmak istemiyorum dedi.
Yazılanlar, üniversite okumuş bir insanın ağzına hiç yakışmayacak kabalıkta ve çirkinlikteydi. Hakarate varan, diyemiyorum, direkt hakaret edilen, küfür içerikli ifadelerle dolu bir saldırganlık vardı yazışmalarda.
Üzüldüm ama tercihine saygı duydum. Ben üniversiteyi bitirdiğimde, okul bize mezuniyet yapmamıştı. Kepli, cübbeli tek fotoğrafım ya da anım yok. Çok büyük bir eksiklik mi hayır ama yine de ara ara depreşir ben de bu eksiklik. Şüheda'nın mezuniyetinde gideririm bu eksikliği diye düşündüm. Belli ki o da olmayacaktı. Ve iş başa düştü. Hazır memleketteyiz. Hısım akraba, hep beraberiz. O halde bir kutlama yapabiliriz diye düşündüm. Yengemizde Cumhuriyet Üniversitesinin cübbe ve kepi de varmış. Alternatif mezuniyet partisi düzenlemek için şartlar uygun hale gelmişti.
Annemlere yakın bir mesire alanında küçük bir parti vermeye karar verdik. Halamız pastamızı yaptırdı. Teyzelerimiz ikramları hazırladı. Anne baba da ortamı hazırladı derken Şüheda için minik bir kutlama oldu. Büyük bir organizasyon değildi ama ailelerin bir araya geldiği ve güzel vakit geçirdiği samimi ve mutlu bir kutlama oldu.
Ailede eksikler vardı malesef. Halamızın oğlunun biri Diyarbakır'da çalıştığı için katılamadı. Diğer oğlunun eşi hemşire. Mesaisi olduğu için katılamadı. Teyzemizin oğlu Antalya'da staj yapıyor. O nedenle malesef yoktu. Hepsinin kulaklarını çınlattık.
Ben de kötü fotoğraf çekmem ama bizim evde fotoğraf konusunda Elif Teyzemiz bir numaradır. Yeğenini aldı eline ve 1500 tane fotoğraf çekti hahahaha. Bir kaç tanesini paylaşayım :))
Gündüz kutlama çok keyifli ve güzeldi ama gün henüz bitmemişti. Belediye'nin açık hava sinema etkinliğinde Eren'in filmi oynayacaktı. Ben bir türlü kısmet olup o filmi seyredememiştim. Hem açık hava etkinliği hem de seyretmediğim bir film olunca ona da katılalım dedim.
Ortamın en isteklisi bendim. Kaynım ve eltimi de zoraki dahil ettim organizasyona :))
Ben, Sivas'a gidince 50 yaşında bir bayan olduğumu unutuyorum. 30 yaş aktiviteleri peşinde koşuyorum :))
Her şey çok güzel başladı. Gün boyu sıcaktan kendimize gölge yerler aramıştık. Filmin son 20 dakikasında bastıran yağmuru bu buharlaşmaya borçluyuz sanırım :)) Sakin sakin damladı başta. Yaz günü bir şey olmaz dedik. Fakat sonradan bardaktan boşanırcasına yağmaya başladı. En yakındaki Kale Cami'ne toplandı Ümmet-i Muhammed. Yağmur hafifleyince arabaya doğru yürüdük ama sudan çıkmış balık gibi olmuştuk hahahaha. İşin güzel yanı kimse mızmızlanmadı. Gülmeye devam ettik. Yaşlanmak değil ama olgunlaşmak bu olsa gerek.
Selametle...
Çantan harika olmuş, güzel günlerde kullan Zeynepcim.
YanıtlaSilGüzel kızının mezuniyeti hayırlı, başarıları daim olsun.
sizin aile akrabalar şekerlik :)
YanıtlaSilAh çok üzüldüm Şüheda'nın bu döneme denk gelip en kıymetli zamanında böyle buruk olmasına. Dediğin gibi bu onun tercihi. ama sonrasında nasıl güzel telafi etmişsiniz! hem böyle daha güzel bence, sevdikleriyle, ailesiyle mezuniyet kutlanmış. Allah yolunu açık etsin, güzel insanlarla karşılaştırsın, devletine milletine ve kendine hayırlı olacağı işler nasip etsin. çok selamlar o güzel kızına Zeynepcim..
YanıtlaSilÇanta harika oldu ellerine sağlık, mezuniyet fikri şahane. Şüheda nin katılmamak istemesine üzüldüm ama dediğin gibi tercihine saygı duymak lazım.
YanıtlaSil