Selamlar
Yılın
ilk günlerinde sevgili Hatice’nin bloğunda denk geldiğim bir etkinlik vardı.
Her ay bir kitap ve bir film, düşünülmüş liste yapılmıştı. Sevgili mor düşlerkitaplığı ve goncanın dünyası düzenlemişti. Beni planlayan, organize olmama katkı
sunan tüm içerikler dikkatimi çeker. Okuma alışkanlığımı disipline edeceğini
düşündüğüm için, şartlar elverdiği sürece katılmaya karar verdim. Bugün yılın
ilk ayının son günü ve ben kitabımı bitirmeyi başardım. Akşama filmi de
izleyeceğim inşallah.
İlk ay
kitabımız, Virginia Wolf, “Kendine ait bir oda” kitabı. Zaten okumak istediğim
bir yazardı. Çok güzel denk geldi. Seçim için arkadaşlara teşekkür ederim. Çok
faydalandım. Notlar aldım. Ufkumu açtı.
Gelelim
bana düşündürdüklerine:
Kitap,
yazarın bir kız okulunda, genç hanımlara yaptığı bir konuşma aslında.
Kadınların edebi eserler üretmesi ya da üretmemesi üzerine bir konuşma. Bir
kere çok iyi hazırlanılmış, yetkin bir metin. Kurmaca yazan ya da yazacak
kadınlarla ilgili doğrudan kendi fikirlerini anlatmak yerine bir kurmaca
hazırlayıp, oradaki Mrs. Seton üzerinde anlatması çok yaratıcı. Erkeklerin ve
kadınların bu konuda sahip oldukları şartları; kendi kurmacasında, Oxbridge
(erkeklerin eğitim gördüğü okul), ve Fernham (kızların eğitim gördüğü okul) okullarında
yenen öğle ve akşam yemeği mönüleri üzerinden çok iyi anlatmış. Erkeklerin okulundaki zengin mönünün yanında
kızların okulundaki mütevazi mönüyü tahmin etmek zor değil. Hayatın kadın ve
erkek cinsine sunduğu şartlar ancak bu kadar güzel tasvir edilebilirdi. Çok
kadınca ve nahif, aynı zamanda etkileyici.
Ayrıca
Oxbridge’de yemeğe gitmeden önce nehir kıyısında oturup, düşünen, sonrada
yemeğe gitmek için çim alanda yürümek isteyen kadın karekterimiz, görevlinin
sert uyarısı ile çakıl taşlı yola geçmek zorunda kalıyor. Çünkü çimlendirilmiş
yol, o okulda okuyan öğrencilere ve hocalara ait. Yani erkeklere!!!!!
Kurmaca
yazmak isteyen kadınlara lazım olduğunu söylediği, bu kitabı okuyan herkesin
bildiği o meşhur ifadesi; “kendine ait bir oda ve kendine ait bir para” bence de
çok yerinde bir tespit. Kendine ait para elbette önemli ama ondan daha elzem
olan kendine ait bir oda. Çünkü insanın hele de kurmaca üretecek kişinin
zihnini toparlaması şart. Bir erkek için bu elzem olmayabilir. Ama bir kadın
için hayati önemde. Örneğin ben bu satırları yazarken, “pişirdiğim sütü yoğurt
yapmak için, yeterli oranda soğuyup soğumadığını kontrol etmem gerekmekte.” Ya
da “uyanan eşime kahve yapmak için sütten bir miktar cezveye almalı ve yeniden
ısıtmalıyım.” 😊
Ayrıca
benim de çok şikâyet ettiğim bir konuya dikkat çekiyor. Kadınlar hakkında yazan
ve konuşan genelde erkekler. Yıllarca “kadınlar nasıl giyilmeli, nasıl
konuşmalı, nasıl davranmalı” bu konularda konuşan hep erkekler. Özellikle 28
Şubat döneminde okumak ve çalışmak isteyen tesettürlü kadınlar ne demek istediğimi
çok çok iyi anlayacaktır. Günümüz insanı için yazının bulunması kadar eski bir
tarih ama o dönemin acıların çekenler hala hayatta. Gençler onlarla ilgili
yapılan haber ve belgeselleri seyredebilir. Ne demek istediğimi
anlayacaklardır. Bu konuyu çok uzatmak istemiyorum ama “bu kadına haddini
bildirin” diyen, siyasetçinin nefret dolu gözleri hala aklımda.
Feminist
üslup, biraz saldırgan bir üslup maalesef. O nedenle pek hoşlanmam. Ama Wolf’un
kitabı son derece entelektüel bir tutum sergiliyor. Kitaptan hoşlandığım birkaç
alıntı yapmak istiyorum, bloğumdan kalsın istediğim.
“Bir erkeğin zihninin ağırlığı, hızı, adımları
kadınınkine hiç benzemez. Bu nedenle de bir kadın erkekten dişe dokunur bir şey
öğrenemez.”
“Romanlar çoğunlukla
panzehir değil, uyuşturucu etkisi gösterir.”
“Kadınlar erkekler gibi
yazsalardı. Ya da erkekler gibi yaşasalardı onlar gibi görünselerdi, çok yazık
olurdu”
Bu
cümlenin altına imzamı atabilirim. Erkek olmamak benim şükür sebeplerimden
biridir. Bunu bir hırsla falan söylemiyorum. Erkeklerin yaşamı çok renksiz ve
tekdüze. Bu şekilde yaşamak zorunda olmamak bence şükür sebebi 😊
“Eğitim benzerlikleri değil,
farklılıkları meydana çıkarıp güçlendirmeli”
Bu
cümle beni kalbimden vurdu. Bir öğretmen olarak, okulda ne yaptığımı
sorgulamama neden oldu.
Sevgili
“Wolf’un konuşmayı yaparken sağduyusunu kaybetmediğini anladığım ve kendisine
hayran kaldığım kısım işte burada.
Bu
kitabı okumama vesile olan mor düşler kitaplığı ve gonca teşekkür ederim. dün akşam etkinlik kapsamında filmi de seyrettim. yarın onu da yorumlarım inşallah. Tatil yoğunluğu nedeniyle son güne kaldım. Umarım şubat ayında daha organize olurum.
selametle....
Belki de pdf den okumayı denediğim için okuyamadım bak srn anlatırken benim çabalamam gözüme zorlama geldi kitabı alıp tekrar deneyeceğim gerçi yüz sayfayı geçmiştim, peki filmi izledin mi çok hoş izlemelisin bence
YanıtlaSilAz önceki yorumum kayboldu galiba off tejrar deneyeceğim, peki sen filmi izledin mi
YanıtlaSilyorumşar burada bebişim :)) teşekkür ederim filmi de seyrettim. çok sempatikti bana göl evi'ni hatırlattı. onu da pek sevmiştim.
YanıtlaSilwoolf okumak zordur. çoğu kişi yarıda bırakır ama edebiyat
YanıtlaSilalanında yapı taşlarından biridir. bilinç akışı tarzı kitapları
okurken çoğu insan buna yeterli sabrı göstermez ama gerçek kitap kurtları başka :)
28 şubat geçti ama ne yazık ki benzer kafalar hala var ve kendi cinsimiz
olunca daha da acı geliyor bana. bitmek bilmeyen ayrım, empati yoksunluğu,
öfke niyedir anlamış değilim.
olgunlaşmamış her zihin için farklılık, tehlikeli bir şey malesef. Wolf okumak, ufuk açıyor.
YanıtlaSiltatilden döndüün formdasııın heyoooo :) kitap için düşündüklerin hıhım doğruuu., güzel irdelemişsin kii. filmi de var, woolf un, the hours, saatler, izle bak yazarın acılı yaşamını. hıhım entelektüel evet. sağlam kitap. your name de minnoş film :) önümüzdeki ayın filmi de parasite, o da değişik ve iyi bir film :)
YanıtlaSilOscar sebebiyle sitelerden kaldırılmış Parasite, o yüzden filmi değiştirmek zorunda kaldık deep. 😔
Silfilmi seyrettim 31 ocakta :)) ama henüz yazamadım. kitap gerçekten çok iyiydi. bir kaç kitabı daha var bende sırada olan. ömür kısa okunacak kitap çok. ne olacak bu denklem bilinmez.
YanıtlaSilyetişilmez eveeet. vulfun dalloway, dalgalar, orlando, deniz feneri, hepsisi güzeeel :) vulf yanılmıyorsam, kendine ait odadaki nehirde kendini öldürdüüü. evinin yanındaki.
YanıtlaSilbende intihar ettiğini duymuştum. zweing de intihar etmiş. bu avrupada insanlara ne yapıyorlar acaba üzücü
YanıtlaSilElişlerinin yanısıra kitaplara da zaman ayırabilmeniz ne güzel Zeynep hanım, okuma köşelerinizde çok keyifli ve şık :)
YanıtlaSilTeşekkür ederim deryacim
YanıtlaSilKatıldığınız için teşekkür ederim öğretmenim. ❤️ Sizin değerlendirmenizi okumak farklı bir bakış açısı kazandırdı. 😊
YanıtlaSilsevgili mor düşler kitaplığı ben teşekkür ederim arkadaşım. kitap gerçekten çok güzeldi. film değişti demek bakayım hemen yeni filmimize
YanıtlaSilKitap gerçekten çok etkileyiciydi. Ben her kadının okuması gerektiğini düşünüyorum :) Çıkarttığınız alıntılar da bir o kadar güzel :) Etkinliğimize katıldığınız için teşekkür ederiz :)
YanıtlaSil